
"Yıllardır Berksoy'un sevgilisi diye adım çıktı"
Kurtlar Vadisi'nin 'Şekerim Fuat'ı Balçiçek Pamir'in Söz Sende programında konuştu: "Başrolleri onun sayesinde aldığım söylendi"
Kurtlar Vadisi'nde 'Şekerim Fuat' olarak bildiğimiz oyuncu Ragıp Savaş Balçiçek Pamir'in Söz Sende programına konuk oldu. İşte o keyifli söyleşi:
Hem sinema hem de tiyatro dedik ama. Kurtlar Vadisi'ndeki 'şekerim' lafına takıldık. Bu nedir, doğaçlama mı?
Yok değil. Senaristlerin gösterdiği bir başarı. Bilinerek yapıldı. Fuat Tamer Tataroğlu çok varlıklı bir ailenin oğlu. Orada uzun süre kalmış ABD'de. Örnek biri değil. Türkiye'de holdinglweri vari hanımlara ilgi gösteren. Herkese 'şekerim' diyor.
Anlattığın kadarıyla çok iyi bir karakter değil. Ama herkes sempatik buluyor...
Kötü bir karakter değil. Tatlı bir adam. Çok paradan dolayı sorumluluğu olmayan ama tatlı biri. İlk senaryo geldiğinde korktum. Şekerim çok bıçak sırtı bir laf. Onu konuştuk ve iyi bir birliktelik yaşadık.
Sokakta takılıyorlar. Bazen hoşuma gidiyor, işin suyu çıktığında bazen hoş olmuyor.
Nasıl ayarlıyorsunuz onu? Biz bazen ilgiyi abartırız.
Çok extrem birşey yaşamadım. Tabii var. Aklımda kalacak bir olay yaşamadım.
Kurtlar Vadisi çok tartışılıyor çok önemli isimler orada oynamayı sürdürüyor...
Oyuncunun büyük konuşmaması lazım. Rahatsız olmadım. Ben oyuncu olarak herşeyi oynamak taraftarıyım. Sanatçı topluma mesaj veren insandır ama sonuçta da insandır.
Senin küçük bir kızın var. Çocukları da korumak lazım..
Kurtlar Vadisi olmadan önce bu silaha özenmeler düğünlerdeki ölümler ya da terör ya da vesaire. Kurtlar Vadisi'nden önce Türkiye'de yaşanmamaış olsaydı o zaman bu tartışılabilirdi. Günah keçisi yapılıyor Kurtlar Vadisi
"Bizim sektördeki en büyük problem sevgisizlik" demişsin bir yerde
Benden iyi oyuncular var. Olmak zorunda. Hepimizin hocası Müşfik Kenter, Haluk Bilginer büyük oyuncu. Sevgisizlik çok önemli. Sektörümüz kendi içinde sevgi bağını kuramadı.
Herşey ego...
Biraz da insan kendini sevmez ki.
Hatta benim de uçarı dönemim oldu diyorsun..
Hayalperest palavracı bir adamdım.
En saçma yaptığtın şey neydi?
Allah'a şükür öyle bir dönemim olmadı. Çok uzun süre voleybol oynadım.
Eczacıbaşı transfer etti. Ailem edebiyata düşkündü. Tiyatro yeteneğin var dedi ailem. Ama itici bir görüntüm avr. Ama arkadaş olunca birisiyle çok açarım kendimi. Arkadaşlıklarım uzun sürer. Voleybol ne kadar devam eder dediler. Beni yönlendirdiler.
Mimar Sinan'da okudunuz, Bakırköy Devlet Tiyatrosu'nda önemli bir görev almışsınız..
Herkes kadar önemli. Orada 8 kişiydik. Hepimiz kurucu olduk. Rahmetli Zeliha Berksoy rahmetli Yıldırım Aktuna'nın eşi. O dönem belediye başkanıydı. Okulu bitirip çok uzak yerlere gitmek üzereyken birden bire bu okul kuruldu ve biz hem kurucusu olduk hem de senede 3'er tane oyun oynayan aktörleri ve aktristleri olduk. Çok yoğundu ama avantajlı hissediyorum kendimi. Yıllardır Zeliha Berksoy'un sevgilisi diye adım çıktı benim.
Sevgilisi miydin?
Olsa gururla söylerdim. İsteseydim peşinde koşardım.
O yüzden mi başrolleri aldığın söylendi?
Evet. Çok genç biri. Zeliha Hanım hocamız, genç bir bayan. Konuşuldu. Ama çok tehlikeli birşey bu. Ama insanlar seni izleyip başarılı olduğun zaman birşey kalmıyor.
Peki sen bunu söylediğinde ne dedin?
Hiçbirşey demedim. Beni yaralamadı. O benim hocam çünkü. Kimse birisinin sevgilisi diye rol almaz. İyidir o oyuncu aynı zamanda sevgilisidir.
İlki gelir, ikinci iş gelmez. Onun için çok dik, açık ve temiz olmak lazım. Kimse beni ilgilendirmiyor. Uyumadan, içer gelir sete. Yapar ama bu iş zor bir iş. Kendine bakmakla ilgili bir iş bu. Gerçekten kendimizi oyuncu olarak toparlamamız gerekiyor.
"Camia sorunlu olduğu için oyuncunun yetişmesi zor" diyorsunuz...
Tabii ki. Okullu olması gerek oyuncunun. Eskiden okullar olmadığı için alaylı vardı. Bunun kuramına bakmak lazım. Yetenek önemli ama okumak da gerek.
Senin bir lafın var: "Oyuncudan yönetmen olmaz, oyuncu oyunculuğunu yapmalı"
İddialı geliyor ama bana göre böyle. Ben şaşırıyorum oyunculuk yapıyorsunuz, bir de o oyunu yönetiyorsunuz. Bu nasıl olabilir? Ona aklım ermiyor. Bu mucize birşey. Şunu söylemek istiyorum kimseyi eleştirmiyorum. Ben oyunculuk okudum. Senelerce yönetmenlik yapmış bir insanın yerine geçmek ayı. Rejinin kuramsal bilgileri var. Nasılsa oyunculuk okumayan birisinin oyunculuk yapmasına kızılıyorsa yönetmen de kızmalı.
Mahsun Kırmızıgül de bir film çekti..
O zaten bütün şeyleri yıktı. Muhakkak altında sağlam bir ekip vardı kş ortaya çıktı. Mütevazi davrandı. İyi bir ekibi vardı.
Sinemada da seçicisin. Recep İvedik'te göremez miyiz seni?
Yok göremezsiniz. Ama Şahan'ın eleştirilmesi de yanlış Sonuçta işin okulunu okumuş. Bu filmlere yönelik biri. Benim derdim o ya da yapımcısı değil. Konuşulması gereken Türkiye'nin neden bu filmlere bakmasını araştırmak.
Neredesin Firuze de iyi bir filmdi...
Gişesi çok iyiydi. 50 sene sonrasında da hatırlanacak bir filmdir. Sinema popüler bir iş. Firuze de popülere giden seyircileri de yakalayan bir film oldu. Yani olabilecek en alt seviyedeki filmlerin böyle olması gerek.
Benim de Özcan Deniz'e bakışım o filmden sonra değişti.
Evet öyle oldu...
O filmde sen bir de şarkı söyledin...
Evet sesim iyidir. Ama çocukluktan beri de müzikle ilgileniyorum. En son bir müzikal yaptık Beyazıt, Candan Erçetin'le
Albüm düşünüyor musun?
Evet. Firuze'den sonra bütün Unkapanı aradı.
HABERTURK.COM